Sabah saat 11.00’de Metristepe Anıtı’nda başlayan programda, saygı duruşunda bulunularak İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından askerler tarafından saygı atışı yapıldı. Bilecik Valisi Bilal Şentürk tarafından Şeref Defteri’nin imzalanmasının ardından Akpınar Mahallesi’nde bulunan Bozüyük İnönü Savaşları Şehitliği’ne geçildi.
Buradaki program protokol üyeleri tarafından anıta çelenk sunulması ile başladı. Şehit aileleri adına Bozüyük Şehit Aileleri ve Gaziler Dayanışma Derneği Başkanı İsmail Topal, “Türk Milleti, tarihin her safhasında önemli imtihanlardan geçmiş ve büyük millet olma gereği geçmeye de devam edecektir. Bu imtihanlardan birisi de varlık ve yokluk mücadelesinde Anadolu’nun düşman işgalinden temizlenmesi sürecinde önemli zaferlerden birisi olan ikinci İnönü zaferidir. İkinci İnönü zaferi, kurtuluş yolunda umutları canlandırıp milletimize moral ve güç verirken nihai zafere ulaşmanın da yolunu açmıştır. ‘Geçmişini bilmeyenlerin geleceği olmaz’ özdeyişinin ışığında bize düşen görev, yaşanan fedakârlıkları yeni nesillere aktararak bu ruhun ve şuurun yaşamasını sağlamaktır.
Dün Çanakkale’de ve İnönü’de düşmana nasıl geçit vermediysek bugün de 15 Temmuz’da olduğu gibi, Afrinde, El-Babda ve Kandilde Devletimizin bekası için aynı kararlılık ve duygularla aynı mücadeleyi yürütmek mecburiyetindeyiz. Bozüyük Şehit Aileleri ve Gaziler olarak üzerimize düşen her türlü görevi yapmayı bir borç biliriz” dedi.
Ardından Bozüyük Belediye Başkan Vekili Rasim Keskin yaptığı konuşmasında “İnönü zaferi; Türk Milleti’nin, her türlü yokluğa rağmen, kadını, erkeği, genci, yaşlısı, çoluğu, çocuğu, kısacası tüm milli ve manevi varlığı ile verdiği topyekün bir dayanışma sonucu elde edilmiştir. Ellerinde su testileri, ayran kapları olduğu halde ilk saflardaki askerlere, “korkmayınız, biz buradayız” diye teşvik edenlerin, İnönü muharebelerinde cephede korkusuzca savaşan Binbaşı Ayşe’lerin, Kütahya sırtlarında, eksi 30-40 derecede 75-80 yaşında kendisi pazen elbiseyle dolaşırken, bütün yorgan battaniye ne varsa hepsini cephanenin üstüne örten ninelerimizin, başı örtülü, kalbi Allah ve Peygamber sevgisi ile dolu, inanılmaz bir iman gücü ile erkeği ile omuz omuza cephedeki yerini almış, düşmana karşı silâhı ile savaşarak, cepheye mermi taşıyarak, yaralı askerleri tedavi ederek, silâh ve giyecek imal ederek, vatanın kurtuluşunda ve bu günlere ulaşmamızda hak sahibi olmuş nice isimsiz kahraman kadınlarımızın zaferidir. Bunun içindir ki Kurtuluş Savaşımız, askeriyle, idarecisiyle, din adamıyla, her kesimden halkıyla milletimizin topyekun kıyamının adıdır. Türk Milleti Büyük Atatürk’ün önderliğinde kenetlenerek, bağımsızlığı, özgürlüğü ve vatan bütünlüğü söz konusu olduğunda, bayrağı ve onuru için neler yapabileceğini İnönü Savaşlarında tüm dünyaya göstermiştir. Bu zafer Kurtuluş Savaşımızın en önemli aşamalarından biri olarak, tarihe altın harflerle işlenen kahramanlık destanımızdır” dedi.
Programın devamında Türk Silahlı Kuvvetleri adına İlçe Garnizon Komutanı Yüzbaşı Murat Günhan tarafından muharebenin askeri yönüyle ilgili bir konuşma yapılarak zaferin sebep ve sonucuyla ilgili bilgiler verildi. Yüzbaşı Günhan konuşmasında, “İkinci İnönü zaferi Türk ordusuna moral, millet meclisine itibar, millete güç ve heyecan kazandırmıştı. Düşmanlarda ise korku yaratmıştı. İstiklal mücadelemizin başarısında dönüm noktalarından biri olan İnönü Zaferinin 98. Yıldönümünü, bu zaferin yaşandığı kutsal topraklarda kutlamanın mutluluğunu yaşıyoruz. Bu duygu ve düşüncelerde bu zafer ve istiklal mücadelemizde fedakârca mücadele eden başta ulu önderimiz Mustafa Kemal Atatürk, zaferin kahramanı batı cephesi komutanı İsmet İnönü, tüm silah arkadaşları, tüm şehit ve gazilerimizi rahmet, minnet ve şükranla anıyoruz.” dedi.
Bilecik Valisi Bilal Şentürk konuşmasında “Dedelerimizin pes etmediği, vatanından vazgeçmediği bu mübarek tarih torunlarına müthiş bir nasihat olmuş çelik gibi iradenin Türk’ün iman dolu göğsünde nefes almasının dünyaya ne gibi bir bedel ödeteceğinin sinyallerini zalime bir asır önceden vermiştir. Fakat denemekten vazgeçmeyen namussuzca kalleşçe yöntemleri kendine rehber edinen düşman, bu defa Güneydoğudaki kentlerimize terör eylemleriyle 15 Temmuz’da memleketimizin dört bir yanında çeşitli saldırılar ve kanlı darbeleriyle bizi yıldırmaya pes etmeye zorlamıştır. Dedelerine yüzyıl önce verdiğimiz mesajı anlamayanlar yeltendikleri arsız saldırılarla aslan parçalarının önünde ya diz çökmüş ya da Türk milletinin önünde paramparça olmuştur. Kemikten taşlarla mazlum kanı içmekten utanmayan zalim düşman bilmelidir ki bu milletin mücadelesi maddi bir mücadele değildir. Sadece toprağını korumak değildir. Ecdadının mezarının olduğu her yeri vatan bilmektir. Derdi adalettir, merhamettir. Bütün dünya bunu iyi biliyor ve bilmelidir ki Türkiye, Türkiye’den büyüktür. Sevgili kardeşlerim bizim keyif sürecek, zevk içinde dünya balının keyfini sürecek ne vaktimiz ne de niyetimiz yoktur. Bizim derdimiz mazluma kalkan, zalime zulüm olmak ve her şeyden önce Allah’ın razı olduklarından olmaktır. Bu memleketin evlatlarını haritadan silmeyi hedef belirlemiş soysuzların bilmesi gerekir ki Mehteran’ın vakti sürur-u sefa naralarıyla giden ecdadın torunlarından korkun. Zira bu kan yine o kandır. Zira savaş Türk’ün düğünüdür. Ebedi aleme intikal etmiş aziz komutanlarımız size mübarek havayı solumayı fırsat sağlayan mübarek dedelerimiz, vatan size minnettardır. Bizler sizden razıyız, Allah’ta sizden razı olsun. Sizleri Peygamberimize komşu kılsın. Sevgili kardeşlerim bugün sizlere düşen görev Şühedamızın bize emanetlerine sahip çıkmak, çocuklarımızı hayırlı evlat vatan ve millet sevgisiyle yetiştirmek ve memleketimizi dünyaya parmak ısırtacak şekilde yetiştirmek ve al bayrağımızın hakkını vermektir. Yemen’den Trablusgarp’a kadar binlerce kilometre uzakta, sonrasında balkanlarda ve Anadolu da onlarca savaşlar vererek maddi varlıklarını büyük bir ölçüde tüketmiş milletin evlatları olarak sizlere seslenmek isterim. Buradaki ikinci İnönü Savaşı yaşandığında nasıl tasvir ediliyordu bu bir gerçeği yansıtıyordu aslında. Ayağına giyecek çorabı dahi olmayan ama yüreğindeki iman ve vatan sevgisiyle önüne düşmüş başta gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, İsmet Paşa olmak üzere o dönemin çok değerli komutanının liderlerinin arkasında kenetlenerek, o yoksul şartlar içerisinde birliğini, bütünlüğünü çok iyi şekilde yansıtıp burada milletin o makus tarihi yenilmiştir” dedi.
Konuşmaların ardından Kur’an-ı Kerim tilaveti okunarak İlçe Müftüsü Mustafa Topal tarafından dua ettirildi, Vali Bilal Şentürk tarafından şeref defteri imzalanarak şehitlik ziyaret edildi, şehitliklere karanfil bırakıldı. Buradaki program Bozüyük Belediyesi tarafından yapılan yemek ikramı ile sona erdi.