Belki de her birimizin kendimizi yüksek bir zekaya sahip olduğunu düşündüğü zamanlar olmuştur. Beklenmedik bir dahiyane fikir ya da parlak bir tahmin çoğu zaman bize derin bir tatmin duygusu verir; çünkü kendi içinizde Albert Einstein’a benzer bir şey bulmak her zaman güzeldir.
Başkaları tarafından sorumsuzca görünen bazı hareketlerin bile zeka belirtisi olabileceğini göz önünde bulundurarak, kendinizi keşfetmenizi sağlayacak ipuçlarını sizler için sıraladık. İşte, o işaretlerden bazıları;
1. SIK SIK CAN SIKINTISI YAŞAMAK
Akıllı insanlar rutin şeyler yaptıklarında her zaman sıkılır. Bu, çok fazla bilgi ve beceriye sahip olarak, daha gelişmiş bir zekaya sahip kişilerin sıradan görevleri yerine getirirken tüm potansiyellerini kullanamayacakları gerçeğiyle bağlantılıdır.
Mutfak onarımları veya emlak fiyatları hakkında konuşarak bu tür kişilere ilham vermeniz pek olası değildir. Soyut ve küresel konular hakkında daha fazla tartışmaya girme şansları daha yüksektir.
2. GERÇEK YAŞTAN DAHA GENÇ HİSSETME
Burada kayda değer ilginç bir gerçek var, son derece entelektüel insanlar daha uzun süre daha genç hissediyor. Ayrıca, ergenlik döneminde zeka seviyemiz ne kadar yüksekse, yaşlılıkta daha genç hissetme olasılığımız o kadar fazladır. Beyninizi sürekli aktif tutmak onu yormaz, tam tersi canlı kalarak daha dinç kalmasını sağlar.
3. SIK GÖRÜNEN VAROLUŞSAL KRİZLER
Üstün yetenekli insanlar, genellikle hayatlarındaki varoluşsal krizlerden şikayet eder. Bu bireylerin misyon ve amaçlarını bulmaları son derece önemlidir, aksi takdirde psikolojik sorunlar gelişebilir. Böyle dönemlerde psikolojik buhranı önleyebilmenin en iyi yolu ise, kendilerini sürekli aktif tutabilmenin yollarını bulmaktır.
4. ROMANTİK İLİŞKİLER KURAMAMAK
Çok zeki insanlar her zaman herkesin hayranlığının nesnesi olmazlar. Araştırmalar, IQ’su 120’nin üzerinde olan kişilerin genellikle kendilerini yalnız bulabileceklerini gösteriyor. İnsanlar çoğunlukla daha düşük zekaya sahip olan kişilerle ilişki kurmayı tercih ediyor.
Bu bölüm, yüksek duygusal zekaya sahip insanlarla ilgili değildir. Aksine duygusal zeka, potansiyel gelin ve damatların gözünde çekiciliği artırır.
5. TIRNAK YEME ALIŞKANLIĞI
Görünüşe göre dahilerin kötü alışkanlıklardan kurtulması diğer insanlardan daha zor. Tırnak yeme alışkanlığı, kişinin hayatında artan bir stres seviyesinin olduğunu göstermekle kalmaz, aynı zamanda onları belirlenmiş görevleri olabildiğince hızlı yerine getirmeye çalışan mükemmeliyetçi olarak tanımlar.
6. UNUTKANLIK
Dahiler bile kendi kusurlarına sahiptir. Gezegenimizin en parlak zihinleri olsalar bile, günlük yapılması işleri çok çabuk unutma eğilimindedirler. Bu yüzden, genellikle her şeyi not etmeyi alışkanlık haline getirmişlerdir. Peki, zihniniz evrenimizin kaderiyle meşgul olduğunda ne bekliyorsunuz?
7. SORUNLARI ÖZGÜN BİR ŞEKİLDE ÇÖZEBİLME
Bir şey icat edebilmenin sırrı, herşeyi anlayabilmekten geçer. Bu durum, zihnimizin nasıl çalıştığına dair ipuçları verir, yaratıcı olmak için etrafınızdaki şeylerin özünü anlamanız gerekir. Günlük yaşamda sorunları çözmek için özgün yollar kullanmak, yüksek bir zekaya işaret edebilir ve yaratıcı düşünme yeteneğimiz bunun parlak bir örneğidir.
8. SIK SIK GEÇ KALMAK
Her zaman bir yere geç kalan insanların yüksek bir zeka düzeyine sahip olma olasılığı yüksektir. Planlarını son teslim tarihine kadar tamamlayamayan insanlar daha yaratıcı düşünmeye eğilimlidir ve genel olarak oldukça iyimserdir. Ve genellikle yaptıkları hiçbir şeyi yeterli bulamadıkları için hep daha fazlasını yapmaya çalışırlar.
9. KENDİNİZE HAYIR DİYEBİLME YETENEĞİ
Görünen o ki, sabır basit bir olumlu özellik değil, aynı zamanda entelektüel gelişimin bir göstergesidir. Zeka düzeylerini test ederken göz önünde bulundurulması gereken başka bir konu, dürtüsel arzularına karşı koyabilen insanların daha iyi sonuçlar göstermesidir.
10. KENDİNİZİ AKILLI GÖRMEMEK
Psikolojide Dunning-Kruger etkisi adı verilen ve daha az yetkin insanların genellikle entelektüel yeteneklerini abartma eğiliminde olduklarını belirten bir şey vardır. Gerçekten nitelikli insanlar çoğu zaman yeteneklerini yeterince algılamaz ve gerçek bilgi düzeylerini hafife alırlar.
