Arapların Osmanlıya cihad ilanı

Birinci Dünya Savaşı'nda Osmanlı Devleti ard arda beş cihat çağrısı yapmıştı. Ancak bu fetvaların hiçbiri işe yaramadı ve cihadı pek kimse ciddiye almadı. Müttefikler karşımıza hem kendi birliklerini, hem de sömürgelerinden getirdikleri her cinsten binlerce askeri yığdılar.

featured

Çanakkale’de bize karşı savaşanların önemli bir bölümü Müslümandı, hatta İstanbul’u işgal edenlerin arasında İngilizlerin Hindistan’dan, Fransızların da Senegal’den getirdikleri “din kardeşimiz” de vardı. Arnavutlar ve Boşnaklar ise cihat çağrısına uyarak gönüllü kitleler halinde savaşa katılmışlardı. Türkistanlı kardeşlerimiz de öyle.

BİRİNCİ DÜNYA SAVAŞI’NDA ARAP İHANETİ

İlan edilen cihadın hiç etki etmediği tek yer, “kutsal topraklar” oldu. İngilizlerin dağıttığı altınlar Arap dünyasına cihaddan daha cazip geldi. Osmanlı coğrafyasında Arapları isyan ettirerek savaş ortamı yaratan Batılı ajanlar, öncelikle para ve kadın meraklısı Arap şeyhlerini elde ettiler.

ARAPLARIN TÜRKLERE KARŞI CİHADI FARZDIR

Mekke emiri Şerif Hüseyin, Osmanlı yönetimine karşı bir fetva ile yanıt verdi. O da cihad ilan etti ve başlattığı isyanla, Osmanlı İmparatorluğu Arap topraklarını ve onbinlerce askerini yitirdi. Şerif Hüseyin yayınladığı cihat bildirisinde, ‘‘…Türkler dinden çıktılar. …Arapların Türklere karşı cihadı farzdır…’’ diyordu.

Şerif Hüseyin, İngilizlere ilk önerisini 2 Temmuz 1915’te yaparak, Mersin ve Adana’dan Musul’a çekilecek hattın güneyindeki Arapların bağımsız bir hükümet olarak oluşumuna izin verilirse, bağlı olduğu İslam Halifesine karşı isyan edeceğini özel mektupla bildirdi.

Şerif Hüseyin-İngiliz görüşmeleri 10 Mart 1916’da karşılıklı anlaşma ile sonuçlandı. 6 Kasım 1916 tarihine kadar geçen sürede Şerif Hüseyin’e 773 bin Sterlin tutarında mali destek sağlandı.

OSMANLI SAVAŞA GİRİNCE SEVİNÇ GÖSTERİLERİ YAPTILAR

Osmanlı Devleti savaşa girince Araplar, Osmanlı Devleti’nin çökeceği ve böylece kendilerine bağımsızlık için fırsat doğacağı umuduyla sevinç gösterileri yapmışlardı. İngilizler, 1916 yılında bağımsızlık ve her türlü malzeme yardımı vaadiyle Hicaz’da bir ayaklanma örgütledi ve Hicaz Araplarının savaş sırasında Suriye’nin işgal edilmesinde kendilerine yardım etmelerini sağladı.

Böylece Şerif Hüseyin, 10 Haziran 1916’da Osmanlı Devleti’ne karşı isyan etti ve kendisini “Arap Memleketlerinin Kralı” ilan etti. Ancak 3 Ocak 1917 tarihinde İngiltere ve müttefikleri bu unvanı uygun görmeyerek, onu bağımsız bir yönetici ve resmen “Hicaz Kralı ve Otoritesi” olarak tanıdılar.

Bir yandan İtilaf kuvvetleriyle, diğer yandan da 1916 yılından itibaren Arap isyancılarla savaşmak zorunda kalan Osmanlı Devleti, 1918 yılında imzaladığı Mondros Mütarekesi ile bölgeden çekildi.

İNGİLİZLER VAADETTİKLERİNİ VERMEDİLER

İngilizler daha sonra Şerif Hüseyin’e vadettikleri toprakların büyük bölümünü vermeyip, 1917 Balfour Deklerasyonu ile Filistin’de bir Yahudi devletinin oluşturulacağını açıklayarak bölgede bugüne değin uzanan Orta Doğu sorununu ortaya çıkarmış oldular.

BUNLARIDA OKUDUNUZMU ?

Arapların Türklere Yaptığı Katliamlar ve İhanetler
HAİNLİĞİN VE İHANETİN ARAPÇASI
Suudi Hanedanın Tarihi Belgelerle Yahudi Olduğu Kesinleşti!
İÇİMİZDEKİ KRİPTOLAR
Osmanlı’da ilk siyonist kimdi ?

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Bozüyük Haber Ajansı | Bozüyük Haber ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!