Son yanilmez Türk ! Deliormanlı Kurtdereli Mehmet Pehlivan

93 Harbi patlak vermişti. Balkanlardan anayurda bir göç dalgası başlamıştı. 13 yaşındaydı Mehmet ve o zamana kadar ki hayatını geride bırakmak onu çok üzüyordu. Karesi’nin Kurtdere köyüne yerleşmişlerdi.

featured

Dünya Şampiyonu pehlivanımız olan Kurtdereli Mehmet, 1864 yılında, şimdi Bulgaristan sınırları içinde bulunan ve Türklerin yoğun olarak yaşadığı Deliorman bölgesindeki Tırnova vilayetinin Selvi kasabasına bağlı Bukriva (Çobanköy) köyünde doğdu. Ailesi, “93 Harbi” diye bilinen 1876–1878 Osmanlı-Rus Harbi sıralarında Türkiye’ye göçerek, Balıkesir’in Kurtdere Köyü’ne yerleşti.

Daha o zamanlar uzun boylu ve güçlü bir çocuktu Mehmet. 18 yaşına geldiğinde 1.89 boyunda, 123 kilo ağırlığında taşı sıksa suyunu çıkaran bir genç olmuştu. Civardaki güreşlerde boy göstermeye başladı. Kepekler Köyündeki bir düğünde o bölgenin meşhur pehlivanlarından Katrancı Halil’e meydan okudu.

Halil Pehlivan onu öyle bir yenmişti ki, bir yıl boyunca yatağa bağlı yaşamak zorunda kaldı. Ama vazgeçmedi Mehmet. Vazgeçemezdi. Birkaç yıl sonra Koca Yusuf Pehlivanın karşısına çıktı. Güreşin ortasında birden durdu Koca Yusuf.

-Bu kadar yeter dedi. Ezdirmeyin bu genci bana. O ileride çok büyük bir pehlivan olacak. Saygıyla elini öptü büyük Ustanın Mehmet, sırtını sıvazladı Koca Yusuf ta Mehmet’in… Parsayı da ona verin dedi ve gitti.

Çolak Mümin Pehlivan Hocalık yapmaya başladı Mehmet’e. Ünü yavaş yavaş Marmara’ya, Ege’ye yayılmaya başlamıştı. 1.95 boyunda, 148 kilo ağırlığında, adıyla sanıyla Kurtdereli Mehmet Pehlivan’dı artık o.

Yurtdışındaki organizasyonlara da götürmeye başladılar Kurtdereli’yi. Paris Şehir Ödülü Turnuvası için Katrancı Halil Pehlivan’la birlikte salona girdiklerinde bütün sesler bir anda kirp diye kesiliverdi. Sanki Ağrı ve Erciyes Dağları ayaklanmış, sanki Fatih Sultan Mehmet Han’ın Şahin topları ayağa kalkmış da ilerliyordu.

Fransız güreşçiler kendilerinde bu iki yiğit Türk’ün karşısına çıkacak cesareti bulamadılar. O zaman serbest güreş yapılsın dedi turnuvayı düzenleyenler.

İLK RAKİBİNİ 42 SANİYEDE TUŞ ETTİ

Kurtdereli birinci rakibini 42 saniyede tuşladı. İkinci Fransız’ı tuşlaması ise biraz daha uzun sürdü. Yıkılıyordu salon alkış kıyametten. Türk’ün gücü Paris salonlarında eze eze hakimiyetini gösteriyordu.

Londra’daki bir müsabakada “Doğunun Yenilmez Şampiyonu Hint Kaplanı Gulam Rüstem” le güreşiyordu. İki saatin ardından Gulam’ı kavradı Kurtdereli Pehlivan. Fırlattı attı. Sol omzunun üzerine düşmüştü Hint Kaplanı. Güreşemeyecek durumdaydı.

KURTDERLİ’DEKİ ASALETE BAK

Ben böyle bir galibiyeti kabul etmiyorum dedi Kurtdereli. İyileşsin devam edelim. Fakat bir daha asla karşısına çıkamadı Gulam Rüstem. Ertesi gün bulabildiği ilk uçakla Hindistan’a kaçarak kurtuldu yenilgiden…

1899’da Kırkpınar, 1902’de Türkiye Şampiyonu oldu. Yıllar su misali akıp geçiyordu. 1911 yılında Taksim Talimhane’de düzenlenen Ramazan Güreşlerine davet edildi. Artık 47 yaşındaydı, idmansızdı. Sol kolunda da romatizma vardı. Buna rağmen maddi durumundan dolayı mindere çıkmak zorunda kaldı. Kendinden daha genç ve atletik rakipleriyle karşılaşacaktı.

İngiliz ve Hollandalı’yı yendikten sonra Macar Şampiyonu Caya ile güreşmeye başladı. Caya, Kurtdereli’nin sol kolundaki problemi anlamış, devamlı surette o bölgeye hamle yapmaktaydı. Çok sinirlendi Mehmet Pehlivan. Caya’yı kucakladı, götürüp güreşleri izleyen Hergeleci İbrahim Pehlivanın önüne attı : “Al Usta bu senin olsun…”

32 gecede 43 maça çıktı Kurtdereli, Eeze eze şampiyon oldu. Türkler Taksim Meydanında toplanıp sevinç gösterileri yapmaya başladılar. Kalabalığa hitaben “Ben yabancıları yenerek şampiyon oldum, siz de Donanma Cemiyetine yardımda bulunun” dediği bir konuşma yaptı.

600 altın toplandı o gece yeni gemilerin yapılabilmesi için. Son güreşleriydi bunlar Mehmet Pehlivanın. Kıspetini adet olduğu üzere Kabe’ye göndererek emekli oldu.

1931’de Ankara’da Çocuk Esirgeme Kurumu adına güreş müsabakaları düzenlendi. İki başhakemden biri Kurtdereli’dir.
Anadolu Ajansı muhabiri kendisine “Başarınızın sırrı nedir diye sorar ?”

Kurtderli Mehmet “Güreşirken, bütün Türk milletini arkamda hisseder ve onun şerefini korumak için her şeyi yapardım” der Efsane pehlivan. Ve sanki bütün Türk milletinin kuvvetinin arkamdan dayandığını hissederdim.”

Bu konuşmayı Afet inan, Mustafa Kemal Paşa’ya anlatır, çok duygulanır Atatürk. Çankaya Köşküne dönünce Kurtdereli’ye bir mektup ve para armağanı gönderir.

Köyüne döner Mehmet Pehlivan ve hayatının kalan kısmını orada geçirir. “SON YENİLMEZ TÜRK PEHLİVANI” 11 Nisan 1939’da, 75 yaşındayken, arkasında kocaman bir isim ve sayısız başarılar bırakarak vefat eder.

BU YAZIYIDA OKUDUNUZMU?
Dünyanın sırtını yere getirmediği Türk ! KOCA YUSUF

server yazılım lisansı

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Bozüyük Haber Ajansı | Bozüyük Haber ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!