Derneğimiz tarafından bir yıldan beri 43 şubemizin ve alanlarında uzman olan bir çok üyemizin de katkısını alarak ülkemizin çeşitli il ve ilçelerinde yapılan inceleme, gözlem, araştırma ile derneğimize gelen şikayetlerin değerlendirilmesi ve çeşitli kaynakların taranması sonucunda ülkemizde tüketicilerin yaşadığı öncelikli ve acil sorunlara ilişkin tüketici hakları derneği tarafından “ sorunlar” ve “çözüm önerileri” başlıkları ile hazırlanan ve siyasi partilerin programlarına almalarını istediğimiz “Tüketicilerin Acil Durum Raporu” nun özeti aşağıdadır.
SORUNLAR
• Tüketicilerin alım gücü düşürülmüş ve tüketiciler yoksullaştırılmıştır.
• Sosyal devlet ve kamu yararı terk edilmiştir.
• Bölgeler arası dengesizlikler ile gelir dağılımı dengesizliği artmıştır.
• Ülkemizin en stratejik kamu kuruluşları özelleştirilmekte, yabancılaştırılmakta ve kapitülasyonlar hortlatılmaktadır.
• Uygulanan yanlış enerji politikalarıyla, özelleştirmelerle enerji yolsuzlukları yaşanırken tüketiciler dünyanın en pahalı elektriğini kullanmak durumunda bırakıldılar.
• Dünyanın en pahalı doğalgazı ülkemize ithal edilirken, doğalgazla ısınan tüketiciler dünyanın en pahalı ısınan tüketicileri konumuna düşürülmüştür.
• Yoksulluğun artışı ile birlikte sosyal patlamalar da giderek artmaktadır.
• Dışa bağımlı ekonomik politikalar ile yanlış ithalat politikaları nedeniyle ülkemiz ve tüketiciler dışarıya kan akıtmaktadır.
• Sağlık ve eğitim gibi en temel kamusal hizmetler ticarileştirilirken yoksul ve dar gelirli tüketicilerin bu hizmetlere ulaştırılması güçleştirilmiştir.
• Dünyanın en yüksek dolaylı vergisini ülkemizde yaşayan tüketiciler öderken, bu dolaylı vergiler nedeniyle de tüketiciler en temel kamusal hizmetleri pahalı almak zorunda bırakılmıştır.
• Sağlıksız ve güvensiz ürünler ve hizmetler nedeniyle tüketiciler risk ve tehlike altındadır.
• Ülkemize ithal edilen genetik yapısı değiştirilmiş tarımsal ürünlerin (gdo) ve tohumlara yüksek bedeller öderken hem tüketicilerin sağlığı hem de biyoçeşitliliğimiz ve tarımımız tehlikeye atılmaktadır.
• Elektrik kesintileri, düşük ve yüksek voltaj nedeniyle tüketiciler can güvenliği yönünden tehlikeye düşürülmekte ve ekonomik olarak büyük zararlara uğratılmaktadır.
• Yanlış ve çarpık ulaşım politikalarının bedelini tüketiciler ve ülkemiz çok acı bir şekilde ödemektedir.
• Tüketicinin korunması hakkında kanun, ilgili ve yetkili kamu kuruluşlarının sorumluluklarını ve yetkilerini yeterince kullanmaması, firmaların hak düşürücü tavırları ve olumsuz yargı kararları nedeniyle, yeterince uygulanmamaktadır.
• Bankalar tüketicileri soymaktadır.
• Aldatıcı ve yanıltıcı reklamlar çocuklarımızı ve gençlerimizi hem yanlış tüketime yönlendirmekte hem de sağlık ve güvenliklerinin risk ve tehlikeye girmesine neden olmaktadır.
• Küresel ısınma ve çevresel kirlilikler geleceğimizi tehlikeye atmaktadır.
• Avrupa birliğindeki tüketici örgütleri desteklenirken Türkiye’deki tüketici örgütleri kösteklenmektedir.
ÇÖZÜMLER
• Tüketicilerin alım gücünü arttırıcı ve yoksulluğu giderici acil ekonomik ve sosyal önlemler alınmalıdır. Sosyal devlet ve kamu yararı anlayışı ön plana alınmalı ve bunun gerekleri yerine getirilmelidir.
• Özellikle, stratejik kamu kuruluşları başta olmak üzere tüm özelleştirmeler durdurulmalı, özelleştirilen kuruluşlar yeniden kamulaştırılmalıdır.
• Dışa bağımlı ekonomik politikalar ile yanlış ithalat politikaları terk edilmeli, ülke kaynaklarına dayalı, tüketicilerin ve ülkemizin gereksinimlerini ön plana alan bir üretim politikası uygulanmalıdır.
• Eğitimin ve sağlığın ticarileştirilmesi durdurularak bu iki en önemli kamusal hizmet tüketicilere ücretsiz verilmelidir. Bununla birlikte, eğitim ve sağlığa kamu bütçesinden ayrılan pay arttırılarak bu iki hizmetin kalitesi iyileştirilmeli ve yükseltilmelidir.
• Gıda, su, elektrik, telefon, ulaşım, doğalgaz, kömür gibi yakıtlar ile akaryakıt gibi temel kamusal mal ve hizmetlerden alınan KDV %1’e düşürülmeli, ÖTV kaldırılmalıdır.
• Vergide adalet sağlanmalı, az kazanandan az , çok kazanandan çok alınmalı, vergi kaçağı önlenmelidir.
• Ülke düzeyinde bilimsel temellere dayalı olarak, elektrikli demiryollarına, metroya ve toplu taşımacılığa önem verilmelidir. Küresel ısınmanın önüne geçilebilmesinin en önemli önlemlerinden birisi de demiryoluna, metroya ve toplu taşımacılığa ağırlık verilerek motorlu araç kullanımını ve dolayısıyla karbondioksit emisyonunu azaltmaktır.
• Ürün güvenliğini sağlayıcı önlemlere ağırlık verilmeli, ürün güvenliği mevzuatını tam olarak uygulanmasını önem verilmeli, piyasa gözetimi ve denetimi arttırılmalıdır. Güvensiz ürünler konusunda marka ve firma adı verilerek tüketiciler bilgilendirilmelidir.
• Genetik yapısı değiştirilmiş ürünlerin (GDO) ithalatı, üretimi ve tüketimi yasaklanmalıdır.
• Tüketicinin korunması hakkında kanun’un uygulanması konusunda sanayi ve ticaret bakanlığı başta olmak üzere diğer yetkili ve ilgili kuruluşlar görev ve sorumluluklarını tam olarak yerine getirmeli, uygulamalardaki aksaklıklar ve sorunları giderici önlemler alınmalı, denetimlere ağırlık verilmelidir. Bununla birlikte, yasadaki eksiklikler ve çelişkiler ile yargı kararları yoluyla uygulamada getirilen engelleri kaldıracak şekilde yasada değişiklik yapılmalıdır.
• Bankaların uyguladıkları yüksek akdi faizi enflasyon düzeyine indirecek ve haksız yere aldıkları yüksek hizmet bedellerini alınmamasına ilişkin yasal düzenleme yapılmalıdır.
• Aldatıcı, yanıltıcı, istismar edici reklamları engelleyecek önlemlere ağırlık verilmeli; reklamların gereksiz tüketimi pompalanmasını izin verilmemelidir. Hiçbir katkı maddesi içermeyen doğal gıdalar dışındaki gıdaların sağlık, büyüme ve zeka üzerine olumlu etkisi vurgulanarak yapılan reklamlar yasaklanmalıdır.
• Bağımsız ve özverili çalışan tüketici örgütlerinin desteklenmesi ve teşvik edilmesi yasal düzenleme ile güvenceye alınmalı, tüketicilerin temsil edilmesi hakkı tam olarak sağlanmalıdır.
• Ticarette ve tüketimde Türk parası ve Türkçe kullanımını teşvik edecek, özellikle Türkçe kullanımını önündeki yozlaştırıcı engellere izin verilmemesine ilişkin önlemlere ağırlık verilmelidir.
• Çocuklarımızın okullarda dengeli, yeterli ve sağlıklı beslenmesine ilişkin gerekli önlemler acilen alınmalıdır.
• Küresel ısınmaya neden olan karbondioksit emisyonunu yaratan üretim ve tüketim modelleri değiştirilerek karbondioksit emisyonunu en aza indirecek önlemler acilen alınmak zorundadır. Su, toprak, hava ve bitki örtüsünü kirleterek insanlar ve tüm canlılara zarar veren ve onların sağlık ve güvenlikleri ile yaşamlarını tehlikeye atan kimyasal, organik, radyoaktif gibi tüm kirletici unsurları ortadan kaldıran ya da onların zarar vermesine engel olacak önlemler ivedilikle alınmalıdır.